Türkiye’de ilk defa Türk Musikisi dergisini çıkaran, Türk Musikisi Mensupları Sendikası’nı kuran ve yine ilk ud metodunu yayınlayan Türk sanat müziği sanatçısı, yorumcu ve udi Kadri Şençalar CRR’de anılacak.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür Daire Başkanlığı Kültürel Etkinlikler Müdürlüğü’nün musikimizin üstatlarını yâd etmek amacıyla her ay düzenlediği “Müziğin Ustaları” konser dizisinin bu ayki konuğu Kadri Şençalar. Ah Güzel İstanbul, Neyleyim Köşkü, Gezdiğim Dikenli Aşk Yollarında gibi 100 civarındaki şarkının bestecisi udi Şençalar’ı anma konseri, 27 Nisan akşamı İBB Cemal Reşit Rey Konser Salonu’nda gerçekleşecek.
Onur Nar şefliğinde gerçekleşecek konserde, Çiğdem Yarkın, Bekir Ünlüataer, Ayşen Birgör ve Dilek Türkan solist olarak sahne alacak.
Konserde aralarında Gönlüm Yaralı, Görmedim Ömrümün Asude Geçen Bir Demini ve Ey Güzel İstanbul’un yer aldığı on altı Şençalar bestesi seslendirilecek.
Soyadını dinleyicileri verdi
Çocukluk yılları Tarabya’da geçen Kadri Şençalar, dokuz yaşındayken bir Rum müzik hocasından ve kemani Cemil Bey`den keman dersleri alır. İstanbul’un işgali sebebiyle ailesiyle Bursa’ya yerleşen Şençalar, burada ud hocası Tevfik Bey`den nota ve usûl öğrenir. Şençalar’ın kemanla başladığı musiki yolculuğu, Bülbülî Salih Bey`le tanışmasının ardından ud ile devam edecektir.
Şençalar’ın ünü kısa sürede Bursa’nın dışına ulaşır. Artık Bursa’ya konser vermeye giden sanatçılar yanlarında saz heyeti götürmez, Şençalar’dan kendilerine eşlik etmesini isterler.
Sanatçı, soyadı kanununun çıkmasıyla dinleyicilerinin onun için uygun gördüğü “Şençalar” soyadını alır. Bu onun icra yeteneğini bir kez daha tescillemiş olur.
Bir dönemin film müziklerini o besteledi
Bursa yıllarında sanatıyla tüm ailesinin geçimini sağlayan Kadri Şençalar’ın İstanbul yılları İstanbul Belediyesi Konservatuarı’nda ve Darülaceze’de musiki hocalığı yaparak başlar.
İstanbul Radyosu’nda muntazam olarak ud icra etmeye başlayan sanatçı, yurtdışında da konserler verir.
1950 ve 60’lı yılların filmlerine bestelediği müziklerle damgasını vuran Şençalar, kendi ismiyle bir de plak şirketi açacaktır.
Neşet Ertaş: “Bana İstanbul’da ilk ekmeği o verdi”
Kardeşi İsmail Şençalar'ın Türkiye'nin en önemli kanun sanatçıları arasına girmesine vesile olan Şençalar’ın Zeki Müren, Neşet Ertaş, Yusuf Nalkesen ve Abdullah Yüce gibi isimlerin yetişmesinde de büyük katkıları olur.
Neşet Ertaş, Kadri Şençalar ile hikâyesini “Bana İstanbul’da ilk ekmeği o verdi” diyerek özetler. Kendi deyimiyle Ertaş, kıtlık zamanı çocuğuydu.
Açlığa dayanıklıydı; ama bir yere kadar. Beş parasız geldiği İstanbul’da günlerce tok karnına çalışacak iş dahi bulamayan Neşet Ertaş, bir akşam vakti Doğu İşhanı’nda “Şençalar Plak” tabelasını görür ve son bir umutla içeri girer. “Saz çalarım, çalmaya geldim” der. Ertaş ‘Neden Garip Garip Ötersin Bülbül’ü çaldıkça Kadri Şençalar ağlar. Ertaş aynı akşam Beyoğlu Saz’da çalmaya başlar. Henüz 15 yaşındayken ilk plağını çıkarır.
Kaynak: www.magazinkolik - 26.04.2018